Turk J Haematol 2016 Mar 5;33(1):60-5

The Impact of Variant Philadelphia Chromosome Translocations on the Clinical Course of Chronic Myeloid Leukemia.

Eyüpoğlu D1, Bozkurt S, Haznedaroğlu İ, Büyükaşık Y, Güven D.
Kronik myeloid lösemi (KML) Philadelphia (Ph) kromozomu olarak anılan t(9;22) resiprokal translokasyonuyla karakterize bir hastalıktır. Bazen Ph kromozomu varyant rearranjmanlarla ortaya çıkabilir. Varyant translokasyonların prognostik etkisi halen tartışmalıdır. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Kliniği’nde tedavi edilen 180 KML hastasından tanı anında varyant translokasyon taşıyanlar tespit edildi, klinik ve prognostik özellikleri retrospektif olarak incelendi. Ayrıca varyant olgularda tirozin kinaz inhibitörleri dönemi öncesi ve sonrasındaki prognoz üzerine geniş bir literatür taraması yapıldı. Hastalardan 5’i (%2,7) tanı anında 2. (2 olgu), 11., 14. veya 15. kromozom rearranjmanlarını içeren varyant Ph taşımaktaydı. Hastalar imatinib veya dasatinib ile tedavi edildi. Hastaların tümünde stabil bir majör moleküler yanıt elde edilmesi standart translokasyona göre daha kötü bir prognoza sahip olmadığını telkin etmektedir. Mevcut verilerimiz, daha önce yapılmış, tirozin kinaz inhibitörleri döneminde standart ve varyant translokasyonlar arasında prognoz açısından farklılık belirtmeyen çalışmalarla uyumluluk göstermektedir.
ik myeloid lösemi (KML) Philadelphia (Ph) kromozomu olarak anılan t(9;22) resiprokal translokasyonuyla karakterize bir hastalıktır. Bazen Ph kromozomu varyant rearranjmanlarla ortaya çıkabilir. Varyant translokasyonların prognostik etkisi halen tartışmalıdır. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Kliniği’nde tedavi edilen 180 KML hastasından tanı anında varyant translokasyon taşıyanlar tespit edildi, klinik ve prognostik özellikleri retrospektif olarak incelendi. Ayrıca varyant olgularda tirozin kinaz inhibitörleri dönemi öncesi ve sonrasındaki prognoz üzerine geniş bir literatür taraması yapıldı. Hastalardan 5’i (%2,7) tanı anında 2. (2 olgu), 11., 14. veya 15. kromozom rearranjmanlarını içeren varyant Ph taşımaktaydı. Hastalar imatinib veya dasatinib ile tedavi edildi. Hastaların tümünde stabil bir majör moleküler yanıt elde edilmesi standart translokasyona göre daha kötü bir prognoza sahip olmadığını telkin etmektedir. Mevcut verilerimiz, daha önce yapılmış, tirozin kinaz inhibitörleri döneminde standart ve varyant translokasyonlar arasında prognoz açısından farklılık belirtmeyen çalışmalarla uyumluluk göstermektedir.